MHP’li Karakaya, AKP dönemini sorguladı.

Mevlüt Karakaya, MHP’nin önemli isimlerinden biri.

Ankara’yı 4 dönemdir Meclis’te temsil ediyor. “Ankara Sevdalısı” bir Milletvekili. Bu sevgi nedeniyle, 2014 yerel seçimlerinde, Ankara’ya hizmet etmek için, Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na aday oldu. Ankara için güzel projeler üretti. Benim de katıldığım sohbet toplantılarında, İmrahor Vadisi dahil, Ankara için projelerini, tek tek anlattı.

Ama seçim yarışını, Melih Gökçek ve Mansur Yavaş'ın ardından üçüncü sırada tamamladı.

MHP’li Mevlüt Karakaya, Meclis Kamu İktisadi Teşebbüsleri (KİT) Komisyonu’nda Ankara’nın haklarını savunuyor. Mustafa Kemal Atatürk’ün emaneti olan Atatürk Orman Çiftliği arazisine sahip çıkıyor. Çiftlik arazisinden çıkartılan 22 bin metrekare arazi üzerinde yaşananlarla da yakından ilgileniyor.

Cumhur İttifakı’nın bir üyesi olan MHP’li Karakaya, AOÇ’nin hesaplarının görüşüldüğü komisyonda yaptığı eleştirilerle ilgi odağı oldu. Parsel parsel yok edilen çiftlik arazisinin hesabını sordu. Atatürk’ün emaneti olan çiftlik arazisinin gittikçe küçülmesine göz yuman Bakan dahil üst düzey yöneticilerin istifa etmesi gerektiğini söyledi.

AKP dönemini sorguladı

Karakaya, AKP’nin iktidara geldiği 2002 yılından bu yana yaşananları sorguladı ve AOÇ Genel Müdürü Yener Yıldırım’dan bakın hangi bilgileri istedi:

“2002 yılından bu yana çiftliğimizin parsel büyüklüğünü, 2002 ve 2025 arasındaki kıyasını talep ediyorum.

Yine, 2002 yılından 2025 yılına, Atatürk Orman Çiftliğine ait olup, daha sonra elden çıkarılan parsel, arazi, arsa, bina, yerleşkeler nelerdir?

Şu andaki akıbetleri nedir? Hangi kurumlarda, hangi şahıslardadır?”

MHP’li Karakaya “bataklık bir alanda” yaratılan AOÇ arazisi ile ilgili olarak AOÇ yönetimine;

“Siz öylesine bir KİT'in başında da oturmuyorsunuz” diye uyardı, Karakaya, “Atatürk'ün mirası olan bir markanın sorumluluğunu taşıyorsunuz. Bu markayı, daha da büyütecek çalışmalar yapmanızı umuyorum” diye devam etti.

Çiftlikte süt, yoğurt, dondurma üretimi azaldı

Ben Ankara’da doğdum.

Anne sütünden sonra cam şişedeki tarihi AOÇ sütü ile büyüdüm. Annemin de en çok sevdiği AOÇ dondurması evimizden hiç eksik olmadı.

Ancak Mevlüt Karakaya’yı dinlerken çok üzüldüm.

MHP’li Karakaya, AOÇ’nin en ünlü üretimi olan süt, yoğurt, dondurma ve peynir üretiminin düştüğünü, pastörize süt, ayran ve tereyağı üretiminin ise yarı yarıya azaldığını anlatıyordu:

“Çiftliği kapatıp gitmek istemiyorsak, Çiğ süt alımında da yıldan yıla düşüş görünüyor. Alımlar, 10,6 milyon litreden, 7,1 milyon litreye kadar düşmüş. Günde 120 ton süt işleyebilecek kapasitemiz var. Ancak 35-40 tonlarda işlem yaptığımızı görüyoruz.

2020 yılına göre, 2023'te pastörize süt üretimi yarıya inmiş.

Tereyağı ve ayran üretimi yarının da altına inmiş. Yine, yoğurt düşmüş, dondurma düşmüş, peynir düşmüş, şalgam, fındık kreması; her şey düşmüş.

Hatta sirke ve zeytinyağı 38 bin litreden 8 bin litrelere kadar düşmüş. Bal, salça, domates; onlara hiç girmiyorum. Burada ciddi bir sıkıntı olduğu ortada.”

AOÇ yönetimine, “neden bu kadar yoğun düşüşler yaşanıyor merak ediyorum?” diye soran MHP’li Karakaya, AOÇ yönetimine:“Üretimdeki düşüş için aldığınız bir tedbir var mı? Yoksa düşürmeyi mi hedefliyorsunuz?” diye sordu.

Karakaya AOÇ markasının pazarlama ve dağıtımda da günü yakalayamadığını belirtti.

İstifalarını istedi

Cumhur İttifakının bir üyesi olan MHP Ankara Milletvekili Mevlüt Karakaya, Atatürk Orman Çiftliği yöneticilerine yaptığı eleştirileri, istifaya kadar götürdü:

“Atatürk’ün emanetine sahip çıkamayan, araziyi koruyamayan, Bakan dahil üst düzey görevliler istifa etmelidir”

Karakaya’nın, çiftlikle ilgili son sözleri, muhalefet tarafından çok beğenildi:

“Ankara'nın göbeğinde bir anıt bırakan, Ulu Önderimiz Mustafa Kemal Atatürk'ün emanetine, vasiyetine sahip çıkmak adına buradaki sınırları korumanız gerekirdi, korunamadı. Çiftliğin alanı daraldı, hafriyatlar döküldü, bir kısım arazi, tarım yapılamayacak duruma geldi. Hayvancılık yapmak zorlaştı.

Atatürk'ün adının bulunduğu bir mağazaya gittiğinizde, bir rafa baktığınızda Atatürk Orman

çiftliği ifadesiyle birlikte bir ülkenin kurucusunun adını orada görebilmek, çok büyük bir ayrıcalıktır.

AOÇ, Türkiye'nin genelinin duygularına ve kalbine dokunan, destek görebilecek bir marka ve değer aslında. Dolayısıyla bunu büyütmek de verimli hâle getirmek de mümkün.”

Mustafa Kemal Atatürk’ün “mirası” ile ilgili bu sözlerin altına imza atmamak mümkün mü?