top of page

Direnişciler, CHP Parti Yönetimine Giremedi!

  • Writer: Emin Varol
    Emin Varol
  • Sep 24
  • 4 min read
ree

Yargı ve AKP kıskacına sıkışan Ana Muhalefet Partisi CHP, bir yılda iki kez olağanüstü kurultaya gitmek zorunda kaldı.


Sonuncusu, “darbeye ve kayyıma hayır” sloganı ile 21 Eylül Pazar günü yapıldı. Genel Başkan Özgür Özel güven tazeledi. 1.323 kayıtlı delegenin bulunduğu kurultayda Özel, 1.171 oy aldı. 105 oy ise geçersiz sayıldı.




CHP delegesi oy kullanmayı bilmiyor mu?



ree

Neden 105 oy geçersiz? Sadece 1323 delegeden, 105 adet ‘oyun’ geçersiz çıkması bana çok geldi.


Atatürk’ün kurduğu CHP delegesinin oy vermeyi bile “beceremediği” düşünülemez. O halde niye 100 yıllık CHP’de bu kadar çok “geçersiz” oy çıktı? Özgür Özel’e tepki olsun diye pusulaya Kılıçdaroğlu’nun adını yazan mı oldu? Veya delege boş oy mu kullandı? Oy kullanmayı bilmeyen delege mi var? Geçersiz sayılan 105 oyun tasnifi ve detayı açıklanmadığı için bu soruların yanıtı alınamadı.




Direnişçiler yönetime giremedi…



Geçen hafta yapılan Olağanüstü Kurultay'da parti organları Özgür Özel’in istediği şekilde yenilendi.


Parlamentoda şu anda 137 sandalyesi bulunan CHP, grubunun üçte ikisine parti organlarında görev verdi. Parti Meclisi’ne 60 üye, Yüksek Disiplin Kurulu'na 15, Yüksek Disiplin Kurulu’na ise 12 kişi seçti.


Özel, “listeyi değiştirmeyeceğim” dedi. Ama Şanlıurfa Milletvekili Mahmut Tanal ve Berkay Zengin gibi direnişçiler listeye girdi.


Muğla’lı direnişçiler liste dışı kaldı.


Muğla’lı ikisi kadın 3 “direnişçi” Milletvekili ise Özgür Özel’in yönetim listelerine “yine” giremedi.


Olağanüstü Kurultay, günler süren tarihi “İstanbul Direnişi”nin hemen arkasından yapıldı.  Bu nedenle, Özgür Özel’in yeni yönetime getirdiği listelerini, “direnişçiler” açısından analiz ettim.


ree

Yüzüne gözüne gaz yiyen, polislerin arasına sıkışarak nefes alamayan, sırtlarına inen kalkanlara aldırmadan “direnenler”den kaç kişinin parti organlarına seçildiğine baktım.

 



Parti disiplinine uydular, direndiler.

 


CHP’de, ikisi kadın 3 “direnişçi” Muğla milletvekilinin “dışlanması” dikkatimi çekti.


Yani, Muğla Milletvekilleri Cumhur Uzun, Süreyya Öneş Derici ve Gizem Özcan, CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in “Özel” listelerinden parti yönetimine aday gösterilmediler.


Muğla, CHP’nin parti organlarında yine temsil edilemeyecek. “Yine” diyorum. Çünkü, Muğla milletvekilleri CHP yönetimlerinde parti meclisi, başkanlık divanı gibi organlarında hiçbir zaman yer bulamamışlardır.

 

Gözümün önüne birkaç hafta önce yayınlanan İstanbul’daki direniş videoları geldi. CHP Muğla Milletvekilleri kolkola girerek polisin önünde sürükleniyordu.


Eski Baro Başkanı Cumhur Uzun, iki kadın meslektaşını ve hemşerisini, polis şiddetinden korumaya çalışıyordu.


Sırtlarına kalkanları ile vurarak Muğla milletvekillerini itekleyen polise karşı birlik içinde kalmak, dağılmamak ve birbirlerini koruyabilmek için direniyorlardı.


Gaz sıkan polislerin arasında sıkışan Gizem Özcan nefes alamıyor, bağırarak, zor durumda kaldığı polislerin arasından kurtulmak için yardım istiyordu. Kadın milletvekilleri, Süreyya Öneş Derici, Gizem Özcan ile el ele tutuşarak dev gibi polislerden korunmaya çalışıyordu.


CHP Muğla Milletvekilleri, “parti disiplinine” uyarak, evlerinden uzakta günlerce uykusuz kalmış, CHP il başkanlığını korumuşlardı.


Sonuç;


Bu direnişçiler, birkaç gün sonra yapılan CHP kurultayında, partinin yetkili organlarına yine seçilemedi. Partideki kadın kontenjanı da iki kadın milletvekili ile temsil edilen Muğla’ya uğramadı.


“Özel’in özel listesine” giremediler.

Oysa. 2 Muğla Milletvekili, genel başkanlık yarışında Kılıçdaroğlu’na karşılık Özgür beyin yanında yer almış, Özel’in, “aile fotoğrafına” girerek poz vermişlerdi.

 



Muğla üvey evlat mı?

 


Maalesef, Muğla’nın kaderinde bu vardı. İktidar ve Ana Muhalefet Partileri Muğla’ya her zaman “şaşı” baktılar.


Örneğin; Muğla, CHP’nin kalesi olarak bilinir. “Kale” olduğu için de Muğla’da her seçim döneminde tüm milletvekili listesi güncellenir, yeni isimler milletvekili yapılır. Muğla’da birkaç dönem üst üste CHP milletvekilliği yapan yok gibidir. Muğla’dan seçilen milletvekillerine parti organlarında da yer verilmez. Genel başkanların “A” takımlarına alınmazlar.

 



Muğla’dan Bakan da yok!

 


ree

23 yıldan bu yana AKP iktidarında da Muğla, hep “kadre” uğramıştır. Her seçim döneminde CHP’de olduğu gibi Muğla milletvekilleri yenilenir. Ancak Bakan olamazlar. AKP iktidarında Muğla’dan Bakan çıkmamıştır. Hatta eski milletvekilleri Bakan Yardımcısı bile yapılmamıştır.


Buna karşılık Muğla dışından, Türkiye’nin dört bir tarafından gelenler Muğla’dan Milletvekili ve Belediye Başkan adayı yapılmıştır.


Son olarak, Erdoğan’ın hemşerisi olan Rizeli Kadem Mete yıllardır Muğla’da il başkanlığı yaptı. Sonrasında da milletvekilliği yapıyor.


Mardin’li Aydın Ayaydın. Erdoğan tarafından 31 Mart 2024 mahalli seçimlerinde Muğla Büyükşehir Belediye Başkanı adayı yapıldı. Ancak “hezimete” uğradı. AKP’nin elindeki 7 belediyeden 5’ini de kaybetti. Sonrasında yaşanan, “Aydın Ayaydın krizi” halen devam ediyor.

 



Turizm beldesinden Turizm Bakanı bile çıkmadı

 


ree

Muğla, Cumhuriyet tarihinde iktidar ve ana muhalefet partilerinde hak ettiği ilgiyi maalesef görmedi.

 

Sadece AK Parti dönemi değil. Cumhuriyet tarihinden kurulan hükümetlerde de Muğla’dan Bakanlık yapanların sayısı iki elin parmakları kadar az.


Türkiye’nin en önemli Turizm destinasyonlarından biri olmasına rağmen Muğla’dan bugüne kadar TURİZM BAKANI bile çıkmadı.

 

Muğla’dan “bakanlık” yapan milletvekilleri sorulduğunda yakın tarihte ilk akla gelen Erman Şahin oluyor. 30 yıl önce SHP Hükümetinde belediyelerden sorumlu Devlet Bakanlığı yaptı.


Uzak tarihte ise, 69 yıl önce 7 ay bakanlık yapan Çalışma Bakanı Zeyyat Mandalinci ismi hatırlanıyor.


Bodrum Belediye Başkanı Tamer Mandalinci’nin dedesi olan Zeyyat Mandalinci, idam edilen Başbakan Adnan Menderes döneminde, 7 Mayıs- 30 Kasım 1956 tarihinde 7 ay Ekonomi ve Ticaret Bakanlığı yaptı.

 



Komşusu Aydın vilayeti ise bakan çıkartma rekoru kırıyor.



ree

Buna karşılık Muğla’nın komşusu olan Aydın Vilayeti, en çok Bakan çıkaran 10 vilayet arasında yer alıyor.


Cumhuriyet tarihinde “içişleri, Aydın’dan sorulur” denirdi. İsmet Sezgin, Nahit Menteşe gibi isimler dahil, Aydın’dan 47 bakan çıkmış. 1923'ten 2018'e kadar Aydın, 10 defa İçişleri Bakanı çıkarmış. Aydınlı olan rahmetli Adnan Menderes’in Başbakan olmasıyla birlikte 1950'den sonra Aydın, bakan çıkarmaya başlıyor. 1950-2002 arasında 10 kez bakan çıkarıyor. 7 ayrı sağlık bakanı çıkarmış Aydın.


Evet, siyaset tarihimizde Muğla’nın kaderi böyle. 

 

Muğla’ya parti yönetiminde yer vermeyen CHP, iktidarında, Muğla’ya bakanlık verecek mi, yaşayıp göreceğiz.

Comments


© Copyright
Copyright©
bottom of page